1)
Sinan Tutal:
Elbette her şeyi kendisine rant alanı olarak gören ve kar maksimizasyonu haricinde hiçbir şeyi önemsemeyen neoliberal politikaların egemen olduğu bir dünyada, hükümetlerin halklar lehine adımlar atması beklenemez.
Ancak mevcut kötü şartlar içinde bile iyiden ve güzelden yana olanı nüvelemek toplumun ilerici sivil muhalefetinin en önemli görevidir ve demokratik hakların kazanılıp, geliştirilmesi için mücadelede önemli olup, ihmal edilmemesi gerekir.
Eylem Tuncaelli:
Günümüz Türkiye’sinde önemli boşluklardan biri toplumsal kesimlerin demokrasi, haklar, özgürlükler konusunda asgari müştereklerde uzun ömürlü, örgütlü bir hareketle buluşamamış olmasıdır.
Gezi, bu ülke için bir umut oldu ancak sonrasında geniş tabanlı toplumsal muhalefeti oluşturmak mümkün olamadı. Bunun bir çok nedeni olabilir. Gezi sonrasında da farklı platformlarda bir araya gelişler gerçekleşti. Ama bu bir araya gelişlerin asıl nedeni, tek adam rejiminin bize dayattığı zorunluluktu denebilir.
Bu ülkenin acil olarak demokrasi, adalet talepleri etrafında örgütlenmesi gerekiyor. Bunun için de öncü güçten çok halk inisiyatifine ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
2)
Sinan Tutal:
Birlikte hareket etmeye çalışan çeşitli birleşik muhalif yapıların içindeyiz. Bu tip birleşik mücadele çağrılarına da olumlu yanıt vermek gerekir.
Ancak o birleşik yapıların ağırlığının, tek tek her örgütün, kurumun toplumsal alandaki ağırlığı ile sınırlı olması bir sorundur.
Eylem Tuncaelli:
Bileşkenin tek tek toplamlardan daha fazla etmesi gerekir. Bir araya gelmek, bir arada durmak önemlidir. Bunun bir sinerji yaratması ve çekim merkezi olması hedefinin hayatta karşılık bulması gerekir. Bu da ancak toplumsal ihtiyaçlara ne kadar yanıt verebildiğinizle orantılı bir durumdur.
3)
Eylem Tuncaelli:
Bu dönem için yapılan çalışmalarda eksenimizi evde kalamayanlara çevirmek gerekir. Online buluşmalar, balkondan muhabbetler devam ederken, vızır vızır işleyen servisleri görüp, emekçi sınıfın adil paylaşım vb hak kayıplarının yanında ciddi olarak da pandemi riski ile baş başa bırakıldığını görmemiz ve bunun için de ayrıca mücadele etmemiz gerekir.
Sinan Tutal:
Hükümetin açıkladığı sermayeyi koruyan paket, bu pandemiden sonra da uygulanacak paketlerde emekçi haklarının baltalanacağının, kemer sıkma politikalarının sadece yoksul kesim üzerinde bir dayatma olacağının göstergesidir.
4)
Sinan Tutal:
Emperyalist kapitalist sistem şimdiye kadar kriz dönemlerinde kendini yenileyerek çıkmanın koşullarını sağlamıştır. Bu seferde kendini yeniden inşa etme potansiyeli var gözüküyor.
Eylem Tuncaelli: Ancak, iklim krizi, yaşadığımız bu pandemi krizi başka bir hayatın örgütlenmesini zorunlu kılıyor. Yaşamın sonlanabileceği sadece insan türü için bir risk değil, her gün onlarca tür sonlanıyor. Bu nedenle, eşit, özgür, yeşil bir sistem her canlı için elzem. Yeşil Sol Parti olarak da, tüm türlerin barış içinde yaşadığı, devletlerin bireye, patronun işçiye, erkeğin kadına, insanın doğaya uyguladığı tüm tahakkümlerin red edildiği yeni bir ekolojik yaşamı savunuyoruz.
Yakın mı, uzak mi kesin bir şey söyleyemeyiz. Ama beceremezsek gezegenin sonunun yakın olduğunu söyleyebiliriz.
Sinan Tutal – Eylem Tuncaelli
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüleri